Ramada Plaza BY WYNDHAM Genel Müdürü Erçin YALÇIN ve Kalite Müdürü Seyhan Günder Sürdürülebilir Turizm Programı’na ilişkin, “Sürdürülebilir turizm ilkesi sadece doğal, sosyal ve ekonomik ortamların korunması amacına dönük olmayıp, turistlerin de keyifle katılacakları seyahatleri öngörüyor” dedi. Ramada Hotel olarak alt yapımızı ve istenilen kriterleri yerine getirdik belge başvurumuzu yaptık,denetim sürecini bekliyoruz diyen YALÇIN Ocak ayı içerisinde 1.aşama belgemizi alacağız dedi.
Küresel Sürdürülebilir Turizm Konseyi (GSTC) ile Uluslararası Sürdürülebilir Turizm Programı geliştirmek için anlaşma yapıldı, turizm sektöründe finans veren kuruluşlar sertifika alacaklar ve rezervasyonlarda bu sertifikalara sahip tesisler öncelikli olacak. Kültür ve Turizm Bakanlığının açıklamasına göre Sürdürülebilir Turizm Programı çerçevesinde 1 Ocak 2023 itibarıyla işletme belgesi almak isteyenlerin 14 kriterlik birinci aşamayı yerine getirmesi gerekecek. Toplamda 42 kriterin yer aldığı programda, turizm işletmelerinin binalar ve altyapı, sürdürülebilir uygulamalar ve materyaller, herkes için erişim, enerji ve su tasarrufu, kirliliğin azaltılması, atık su, katı atık, hayvan sağlığı ve refahı konularının yer aldığı kriterleri yerine getirmesi gerekiyor.
Konuya ilişkin değerlendirmede bulunan YALÇIN “Uluslararası turizm, milyonlarca insanın farklı coğrafyalara seyahatini gerektiren ve bunun sonucunda da çevre üzerinde önemli bir baskı oluşturan bir faaliyettir. Bu nedenle de özellikle kitlesel turizmin doğal çevre üzerindeki bu baskısı, turizm destinasyonlarının zaman içinde zarar görerek kullanılamaz duruma gelmesi tehlikesini de beraberinde getiriyor. Bu tehlikenin önüne geçilmesi için de sürdürülebilir turizm anlayışının turizmin çok uzun yıllar varlığını sürdürebilmesi için temel bir ilke olarak kabul edilmesi, turizmin geleceği açısından son derece olumludur. Sürdürülebilir turizm ilkesi sadece doğal, sosyal ve ekonomik ortamların korunması amacına dönük olmayıp, turistlerin de keyifle katılacakları seyahatleri öngörüyor” diye konuştu.
“Türkiye çevreye duyarlı ve sürdürülebilir turizm destinasyonu olacak”
Program dahilindeki ‘Sürdürülebilir Turizm Endüstri Kriterleri’nden bahseden GÜDER,
“Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı tarafından uygulanması öngörülen kriterler, sektörde faaliyet gösteren işletmelerin bu ölçütlere zaman içinde adapte olmasını amaçlıyor. Bu uygulama, Türkiye’nin uluslararası alanda çevreye duyarlı ve sürdürülebilir turizm anlayışını bizzat uygulamaya geçirmiş bir destinasyon olarak tanınmasını sağlayacak. Toplam 42 maddeden oluşan Sürdürülebilir Turizm Endüstri Kriterleri; Sürdürülebilir Yönetim, Sosyo-ekonomik Etkiler, Kültürel Etkiler ve Çevresel Etkiler ana başlıkları altında yer alıyor ve bu ölçütleri karşılayan kuruluş ve işletmelerin sertifikalandırılmasını öngörüyor. Ancak, bu kriterler sadece ticari kuruluşlarla sınırlı olmayıp, bölgesel yönetim, bölgesel etkinlik ve turizm varlıkları, yerel paydaş katılımı gibi aktörleri de sürece dahil ettiği için bütüncül bir anlayışa da sahip. Bu nedenle de özellikle destinasyonların her unsuru ile sürdürülebilirliği içselleştirmesini öngörüyor.”
“Sürdürülebilir turizm anlayışına sahip turistlerin gelir düzeyi yüksek”
Turistlerin artık seyahatlerinde sürdürülebilir turizm anlayış ve ilkelerini benimseyen ve fiilen uygulayan işletmeleri öncelikli olarak tercih ettiğini belirten YALÇIN, “Sürdürülebilir turizm anlayışına sahip olan turistler, aynı zamanda gelir düzeyi olarak geleneksel kitle turistlerinden daha iyi durumda oldukları için bu ilkeleri benimsemiş olan işletmelere daha fazla ödemeye hazırlar. Sürdürülebilir Turizm Programı ve Sürdürülebilir Turizm Endüstri Kriterleri, bireysel işletmeler ya da kuruluşlar temelinde değil, geniş bir coğrafi alanı kapsayan destinasyonlar temelinde sürdürülebilir turizm anlayışını uygulamayı hedefleyen bir programdır. Bu nedenle de bu anlayış bir taraftan ülke turizminin daha kaliteli bir turizm anlayışına doğru dönüşümünü sağlarken, diğer taraftan da kendi doğal, sosyal ve ekonomik çevre unsurlarını koruma altına alarak uzun yıllar boyunca ve gelecek nesillerin de bu varlıklardan yararlanmasını güvence alacak bir yaklaşımı öngörüyor. Türkiye turizminin bu uygulama ile uluslararası alanda kazanacağı prestij de programın maddi olmayan önemli bir sonucu olacaktır. Sürdürülebilir turizm başarıya ulaştığında önemli ölçüde yerel kalkınmaya da bu başarı yansıyacağı için bir anlamda sürdürülebilir kalkınmanın temel hedeflerinden olan bölge toplumunun ekonomik gelişmesine de önemli katkılar sağlayacağı açık” sözlerine yer verdi.
Güvenli Turizm Sertifikasından son derece farklı
Düşünülenin aksine, GSTC’nin kriterleri sadece turizm işletmelerindeki fiziki koşulları belirlemiyor, aynı zamanda turizmin çevresel, sosyal, kültürel, ekonomik, kalite, insan hakları, sağlık, güvenlik, risk ve kriz yönetimi boyutlarını da kapsıyor ve sürekli bir iyileştirmeyi ve sürdürülebilir bir yönetim sistemini hedefliyor.
Yani bir işletme GSTC kriterlerine tabi olduğunda aşağıdaki kriterleri kabul etmiş olacak:
-Sürdürülebilir bir yönetim sistemi,
-Sağlık, güvenlik, işgücü ve çevresel konularda tüm ulusal ve ulusal düzenlemelere uyum,
-İyi bir raporlama sistemi,
-Sürdürülebilir yönetim sisteminin geliştirilmesi ve uygulanması için personel eğitimleri,
-İzlenebilir müşteri memnuniyeti,
-Ürün ve hizmetler bakımından şeffaflık (doğru tanıtıma),
-Binaların tasarımı, inşası, yenilenmesi ve yıkımında sürdürülebilirlik,
-Korunan ve hassas alanlar ve tarihi miras ilgili imar gerekliliklerine ve yasalara uyma,
-Doğal ve sürdürülebilir materyallerin ve uygulamaların kullanımı,
-Satın alınan toprak, su ve mülkiyet hakları yasalara ve yerelde yaşayanların haklarına uygun olmalıdır. Önceden bilgi verilmeli ve onayları alınmalıdır.
-Destinasyonlardaki sürdürülebilir turizm planlaması ve yönetimi çalışmalarını destekleme,
-Yerel alt yapının ve sosyal toplulukların gelişimlerini aktif olarak destekleme,
-İstihdam ve ilerlemede yerel halka eşit fırsat sunma,
-Satın alma süreçlerinde yerel tedarikçilere öncelik verme,
-Bölgenin doğasına, tarihine ve kültürüne uygun sürdürülebilir ürün ve hizmetleri destekleme,
-Çocuklar, ergenler, kadınlar, azınlıklar ve diğer savunmasız gruplara yönelik ticari, cinsel veya başka herhangi bir istismar veya tacize karşı bir politika uygulama,
-Yönetim pozisyonları da dahil olmak üzere, cinsiyet, ırk, din ayrımı yapmaksızın işletmede herkese eşit istihdam olanakları sunma,
-Çalışma haklarına saygı duyma, güvenli ve emniyetli bir çalışma ortamı sağlama, çalışanlara en az asgari ücret ödeme, düzenli eğitim, deneyim ve ilerleme fırsatları sunma,
-İşletme faaliyetinde komşu topluluklara yiyecek, su, enerji, sağlık veya sanitasyon gibi temel hizmetlerin verilmesini tehlikeye atmama,
-İşletme faaliyetlerinin, arazi ve su kaynaklarının kullanımı, geçiş hakkı, ulaşım ve barınma gibi kaynaklara erişimi engellememesi,
-Destinasyonun doğru tanıtımı için yerel rehberlerle çalışma, kültürel mirasın korunmasına katkı sunma, yerel halkın buralara erişimini engellememe,
-Fikri mülkiyet haklarına saygı duymak kaydıyla, operasyonda, tasarımda ve dekorasyonda geleneksel, çağdaş ve yerel otantik kültürün kullanımı,
-Yerel ve uluslararası yasaların izin verdiği durumlar dışında tarihi ve arkeolojik eserler sergilememe.
-Yiyecek, içecek, inşaat malzemeleri ve sarf malzemeleri dahil olmak üzere tüm satın almalarda sürdürülebilir tedarikçileri ve ürünleri tercih etme,
-Gıda, sarf ve tek kullanımlık ürünlerin satın alımı süreçlerini dikkatle yönetme,
-Enerji tüketimini sürekli olarak ölçerek tüketimi en aza indirme ve yenilenebilir enerji kullanımını artırmak için çaba gösterme,
-Su riski değerlendirmesi yaparak tüketimi ölçmek ve en aza indirmek için adımlar atma
-Sera gazı emisyonunu ölçerek bundan kaçınmak veya en aza indirmek için prosedürler uygulama,
-Nakliye gereksinimlerini azaltma ve daha verimli alternatifleri kullanma,
-Çevreye veya yerel halka zarar vermeyecek atık su yönetimi ve suyun arıtılarak yeniden kullanımı,
-Atık ölçümü yaparak atığı azaltma mekanizmaları oluşturma, atık bertarafının çevreyi ve yerel halkı olumsuz etkilemesinin önüne geçme,
-Pestisitler, boyalar, yüzme havuzu dezenfektanları ve temizlik malzemeleri de dahil olmak üzere zararlı maddelerin kullanımını en aza indirme,
-Gürültü, ışık, yüzey akışı, erozyon, ozon tabakasını incelten maddeler, hava, su ve toprak kirleticilerden kaynaklanan kirliliği en aza indirmek için uygulamalara sahip olma,
-Uygun mülk yönetimi ile biyoçeşitliliği koruma. Doğal korunan alanlara ve biyolojik çeşitlilik değeri yüksek alanlara özellikle dikkat etme, doğal ekosistemlerdeki herhangi bir rahatsızlığı en aza indirme, rehabilite etme ve koruma yönetimine telafi edici katkılar sunma,
-Doğal yapıyı bozabilecek istilacı türlere karşı mücadele etme, yaban hayatını etkilemeyen sorumlu bir işletme anlayışı, hiçbir vahşi hayvan türü edinmeme, yetiştirmeme veya esir tutmama. Tüm vahşi ve evcil hayvanların barınma, bakım ve kullanımı en yüksek hayvan refahı standartlarını karşılama,
-Yasa dışı olarak yapılan avlanmanın bir parçası olmama, bunları toplamam, tüketmeme, sergilemem ve satın almama.