Ihlara Vadisi ve Çevresi Doğal Sit Alanı’nın haritada gösterildiği şekliyle Bakanlık Makamının 9 Mart 2022 tarihli oluru ile Doğal Sit Nitelikli Doğal Koruma Alanı ve Doğal Sit Sürdürülebilir Koruma ve Kontrollü Kullanım Alanı olarak tescil edildiğinin belirtildiği Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamada, kararın Bakanlık Makamının Oluru ile alındığı vurgulanarak şu ifadelere yer verildi:
”Doğal Sit Kesin Korunacak Hassas Alan’ın tesciline ilişkin idari süreç devam etmektedir. Mevzuatta 2019 yılında yapılan değişiklikle doğal sitler 3 kategoriye ayrıldı:
1. Kesin Korunacak Hassas Alanlar
2. Nitelikli Doğal Koruma Alanları
3. Sürdürülebilir Koruma ve Kontrollü Kullanım Alanları”
Sürdürülebilir Koruma ve Kontrollü Kullanım Alanı’nda madencilik faaliyetleri başta olmak üzere kum, çakıl, taş, maden gibi malzemeler alınabiliyor. Bu amaçla ocak açılabiliyor ve düşük yoğunlukta turizm ve yerleşim yapılarına izin veriliyor. Bununla birlikte sit kararı öncesi alınan ruhsatlı yapılar mevcudiyetini koruyor. Mevcut ruhsatlı sanayi tesisleri, gerekli çevresel tedbiri almak koşulu ile kullanılabiliyor. Aynı şekilde koruma amaçlı imar planına uygun olması koşuluyla turizm tesisleri, yat limanı, tekne imal ve çekek yeri ve 1. sınıf hariç düzenli depolama tesisi yapılabiliyor.
Kapadokya sınırları içinde yer alan Belisırma, Ihlara ve Gelveri’yi (Güzelyurt) kapsayan bölgede, 382 basamaklı merdivenden inip yemyeşil bir vadi tabanını takip edenler, pek çok kilise ve yaşam alanlarıyla karşılaşıyor. Hıristiyanlığın kuruluş yıllarından beri önemli bir dini merkez olan 14 kilometrelik Ihlara Vadis’nde çok sayıda kilise ve tarihi yaşam alanı var. Asırlar önce Hasan Dağı’nın püskürmesiyle oluşan volkanik tabaka, doğa olayları ve Melendiz Çayı’nın aşındırmasıyla Ihlara Vadisi’ni oluşturdu.